Goalball Oyununda Adalet Kavramı
Goalball yani İngilizceden okunuşu ile golbol diyebiliriz bu spora. İlginç bir spor branşıdır. Görme engelli kardeşlerimize özgüdür. Aynı zamanda ilginç bir top ile oynanmaktadır. Basketbol büyüklüğünde içi boş fakat zil dolu kauçuk malzemeden yapılmıştır. Ziller çıkardığı sesler ile görme engelli sporcuların topu rahat takibini sağlar.
Bu oyun yaklaşık altmış sekiz yıldan buyana oynanmaktadır. Türkiye’de ise ikibinli yıllardan buyana ağır aksak dahi olsa gelişim sürecindedir.
Ayrıca Goalball oyunu, ilk olarak 1976 yılında Kanada’da yapılan Engelliler Olimpiyatlarında dünyaya tanıtılmıştır. Bu tarihten sonra yapılan Engelliler Olimpiyatlarının hepsinde ve diğer şampiyonalarda oynanmaktadır.
Adalet ve Goalball
Goalball oyununda adalet kendisini öncelikle kendi kurallarında göstermektedir. Goalballde tüm kurallar çok ince düşünülerek ve bir çok tecrübelerden sonra son şeklini almıştır Avrupa’da. Tesadüfi kazanç, kuraldışı taktiklere hiç fırsat tanınmamıştır. Sporcular arsındaki fiziksel üstünlüğün getireceği üstünlüğe dahi fırsat verilmemiştir. Örneğin iyi bir şutörün tüm şutları çekmesine izin verilmiyor. Veyahut penaltı cezası durumunda çok iyi defansif sportmen hemen kaleye geçemiyor. Yani penaltıya sebebiyet veren sporcu ancak geçebiliyor oraya.
Adalet ve Sporcular
Yukarıda çok özet olarak kuralların adaletine dem vurduktan sonra sporcular arasındaki adalet kavramına bakmak istiyorum. Kurallar elbetteki sporculara müsbet yönde etki etmiştir. Aslında hem antrenörün taktikleri ve hem de kuralların tesiri ile goalball sporcuları adaletin dışına istese dahi çıkamıyor. Kendi aralarında konuşmaları, topun takibi, paslaşma, yardımlaşma ve hücuma katkı hep bu çerçevede gerçekleşiyor. Fakat bunları da yaparken rakibin defansifi zamanında onların hukuklarına dahi riayet ediliyor.
Adalet ve Yönvericiler
Her zaman söylediğimiz gibi goalballdeki bazı olumlu hasletler goalballün dışında kendini hissettirmiyor. Goalballü dışarıdan izleyen yani ona yön verenlerde bu adalet duygusunun goalballün görme engelli sporcularının görme derecesine geldiğini görmekteyiz. Hiçbir şekilde adaletli paylaşım yapılmadığını ve tamamen sayı üstünlüğü ve çok amatör bir şekilde görev dağlımı yapıldığına şahit olmaktayız. Hiçbir vesikası olmadığı halde fakat sayı veya memleketli üstünlüğünden faydalanılarak çok rahatlıkla milli antrenörlük seviyelerine dahi çıkılabiliyor bu ülkede. Yandaş çevreler çok rahatlıkla hakem olabiliyor ve her istediklerini yapabiliyorlar bu ülkede. İstemediklerini de dışlayabiliyorlar bu memlekette. Dış ülkelerde bunları görmemiz mümkün mü? Hayır elbette.
Adalet biz müslümanların elinde olması gerekirken maalesef başkalarının eline geçmiş.
Ayhan Metin
Goalball Oyununun Tarihi (www.boalball-golbol.blogspot.com)
Adalet ve goaball. Evet bu konu sanırım her alanıyla hocanında dediği gibi avrupada olabilir ama gesfte asla mevcut olmadığından türkiyede golbolun gelişmesini göremiyorum
Sonuna kadar katılıyorum sana metin,biz bu işe beraber başladığımızda piyasada olmayan,sonradan yetmeler çıktı meydana .geçmişte bütün zorluğu çekenler dışlandı.işe yaramaz adamlar adam oldu.Biz yaptık .biz sporcu yetiştirdik adamlar üstüne yattı.Bu camiada adalet arama ,sen anlayamadın mı hala adaletin en son geleceği yer görme engelliler camiası. Haaa,bir de yıllardır dost bildiğimiz mahluklar ,meğer hep menfaat için bizimle birlikteymiş,bir de futbol gibi bu işte para olsaydı herhalde adam vururdu bu mahluklar :))…. selam ve sevgiler…
Zafer hocam tekrar merhaba. Umarım iyisinizdir?
Hocam sorunlar ve sıkıntılar çok. Bu tamamen menfaatperestliğe hatta kıskançlığa dayanan bir olgu. Yani derim ki Allah kimsenin hakkını başkasına yar etmesin ve o şahsiyetleri de ıslah eylesin…
Elbetteki bu daim olmayacaktır!
Yazınızda golbol’ün Türkiyede ağır aksak gittiğinden bahsetmişsiniz.
Ülke olarak hiç bir branşta elde edemediğiniz başarıları goalboll’de elde ettik son bir kaç yıl içinde.
Ülke olarak bir tane daha takım sporlarında olimpiyat üçüncüsü olan takımınız var mı?
Ülke olarak son yıllarda avrupa ikincisi, üçüncüsü, dünya oyunları ikincisi, üçüncüsü takımınız var mı?
yada sizin antrenör olduğunuz dönemlerde elde ettiğiniz böyle bir dereceniz var mı?
Ya işte insana sorarlar böyle siz ne yaptınız diye?
Anlatın arkadaşlar bunların hepsini anlatın herkes herşeyi öğrensin hesap vermekten korkmayın. Sizin olduğunuz dönemlerde yaptıklarınızı kimlerin sizi engellediğini anlatın herkes herşeyi öğrensin.
Herkes eleştirir ama fırçayı alda şu resim üzerindeki yanlışlıkları düzelt dediğin zaman kimseden ses çıkmaz. Siz bu kadar iyisiniz madem gelinde düzeltin şu resmi niye gelmiyorsunuz niye takım kurmuyorsunuz niye liğlerde yoksunuz niye arkadaşlar engellediler bizi demeyin bu işin kolayı yasal olarak sizi hiç kimse engelleyemez arkadaşlar. kimse sizi engellemedi arkadaşlar sizlere bu ülke çok şans verdi hemde yıllarca verdi ama ortaya bişe çıkaramadınız. boş teneke çok tıngırdar der atalar sizde öyle yapıyorsunuz arkadaşlar. buraya emek verdiyseniz sizlerin emeğini hiç bir zaman kimse inkar edemez etmezde kimsenin bu haddinede değil. buna başta görme engelliler karşı çıkar ama sizde insanların burada yapmış olduğu şeylere saygılı olun sistemle sorununuz olabilir sistemle olan sorununuzu düzeltme yeri burası değil arkadaşlar sistemin içine gireceksiniz içinde sorunu düzelteceksiniz. Hamuru yuğurmayanlar hamurun uzaktan hamurun kıvamını bilemezler.
Siz ve sizin gibilerin adalet anlayışı başarı anlayışı bu kadar işte.
Erkek Goalball Milli takımı Son bir kaç yıllık derecelerinin bazıları:
*Danimarka Avrupa 4 üncülüğü.
*2011 dünya oyunları dünya ikinciliği
*2012 olimpiyatları olimpiyat 3 üncülüğü
*2013 avrupa şampiyonası avruya üçüncülüğü
Bayan Goalball Milli takımı başarıları:
*2010 B grubu avrupa şampiyonası avrupa ikinciliği
*2011 dünya oyunları dünya üçüncülüğü
*2011 avrupa şampiyonası avrupa yedinciliği
*2012 B grubu avrupa şampiyonası Avrupa 1 binciliği
*Uluslar arası pajulahti turnuvası turnuva şampiyonluğu
*uluslar arası Malmö turnuvası turnuva 4 üncülüğü
* 2013 A grubu avrupa şampiyonası avrupa ikinciliği
vb. daha aklıma gelmeyen başarılar yani o kadar çok ki aklına gelmiyor insanın vizyon katılmış buraya tabi bu vizyonu görmek için at gözlüğü ile bakmamak lazım arkadaşlar.
Bizim dönemimiz diye başlamışsınız yazınıza; döneminizdeki yetiştirdiğiniz sporcuları ve elde ettiğiniz başarılarıda yazsanızda millet burda hepsini görse. Aynası iştir kişinin sizi kim nerede nasıl engelledi açık açık yazın, takım kurdunuz sporcu yetiştirdinizde takımınızı mı kapattılar, sporcularınızımı oynatmadılar, yada sizin takımlarınız ile ilgili haksız karar mı verdiler ne yaptılar açıkça yazın her şeyi herkeste bilsin kimin ne yaptığını sizi kim engelledi. Türkiyede herşeyin bir kuralı ve yöntemi var bu kurallar çerçevesinde herkes kulüp kurar sporcu çalıştırır sizide kimse engelleyemez duygu sömürüsü yapmayın burada. Sizlere şans verildiğinde neler yaptığınızıda burada açık açık yüreğiniz varsa yazın. Sporcuları kendi takımlarından seçiyor filan demişsiniz sizin gibi bu işe emeği geçtiğini söyleyen kişilere bu yakışmıyor sporcuların türkiye liğinde başarılı olan takımlardan seçileceğini bilmeyecek kadar cahil olduğunuzu düşünmek istemiyorum. Sporcu seçimi ile ilgili yazınızı okuyunca sizlerin bu kadar sığ düşünceli olacağınıza inanmak istemiyorum acaba geçmiş dönemlerde buralarda sizler neden başarısız olmuşsunuz diye kendi kendinize düşünüyormusunuz? böyle şeylere kafanızı yoracağınıza geçmişinize gidin ve bir düşünün biz neden başaramadık diye düşünün. çalışmadığınızdan mı? yoksa seçimlerinizde kriter olarak başarı dışında başka şeyler aldığınızdan mı? Sizce milli takımlara seçilen sporcular başarı, ahlaki kriterler, milli takım kuralları dışında başka kurallara göremi seçilmeli? sizin düşündüğünüz gibi olduğunda onun takımından bunun takımından diye seçildiğinde başarı olacak mı böyle mi düşünüyorsunuz? burdaki insanlar o filanın takımından onu almayım şurdaki filanın takımından değil onu alalım mı diyecekler sizce doğrusu bu mu? Ben baktım arkadaşlar hem erkek takımı hem bayan takımı sporcuları birinci liğteki ilk dört takım sporcularından oluşmakta. sizce milli takıma birinci liğte oynayan sporcular dururken yükselme liğinden mi sporcu seçilmeli. her insanın zekası oraya seçilen sporcuların neye göre seçildiğini anlayacak seviyede olamayabilir. Ama insan anlamıyorsa susmasını bilecek arkadaşlar bilmediği konuda konuşmayacak diline sahip olacak. Beyler bu işler klavye başında olmaz oturup sporcu yetiştireceksiniz iştir kişinin aynası sizleri klavye başında değil sahalarda görmek istiyoruz kimse kimseyi engelleyemez kimse kimseyi biryerede getiremez birilerinin sizi bir yere getirmesini beklemeyin arkadaşlar birileri getirirse sizi siz orda bir varlık gösteremezseniz birileri geri götürür. bunun örneklerinide bir çok kez yaşadınız ama bir türlü anlayamadınız daha bu gidişle sizi daha çok getirir götürürler. Allah bile parayı çalışana veririm demiş çalışırsanız kimse sizin önünüzü kesemez keserse herkesten önce görme engelliler çıkar onların önüne siz hiç merak etmeyin siz çalışın sporcu yetiştirin çalışın bu alana hizmet edin çalışın çalışın çalışın verilen imkanları iyi değerlendirin.
SANIRIM YUKARIDAKİ YAZIMIN “Adalet ve Yönvericiler” BÖLÜMÜ SİZLERİN YANLIŞ ANLAMLARA DÜŞMENİZE MAHAL VERMİŞ. O YAZI ŞÖYLE; Her zaman söylediğimiz gibi goalballdeki bazı olumlu hasletler goalballün dışında kendini hissettirmiyor. Goalballü dışarıdan izleyen yani ona yön verenlerde bu adalet duygusunun goalballün görme engelli sporcularının görme derecesine geldiğini görmekteyiz. Hiçbir şekilde adaletli paylaşım yapılmadığını ve tamamen sayı üstünlüğü ve çok amatör bir şekilde görev dağlımı yapıldığına şahit olmaktayız. Hiçbir vesikası olmadığı halde fakat sayı veya memleketli üstünlüğünden faydalanılarak çok rahatlıkla milli antrenörlük seviyelerine dahi çıkılabiliyor bu ülkede. Yandaş çevreler çok rahatlıkla hakem olabiliyor ve her istediklerini yapabiliyorlar bu ülkede. İstemediklerini de dışlayabiliyorlar bu memlekette. Dış ülkelerde bunları görmemiz mümkün mü? Hayır elbette. Adalet biz müslümanların elinde olması gerekirken maalesef başkalarının eline geçmiş.
Yukarıda da görüldüğü gibi yazımızda herhangibi bir başarısızlıktan söz edilmiyor. Adalet ve yöneticilerden bahsediliyor. Yani bu sporda, kurallarında ve sporcularında olan adalet maalesef yönetenlerde olmamış. Bu konu sizi niye bu kadar üzmüş anlayamadım. İsminizi göremedim. Sanırım beni tanıdığınıza göre bende tanıyor olucam. Benim dönemimde elbette iyi biliyorsunuz ki takımım çok başarılıydı ve hala hem satrançta ve hem de goalball’de(kız ve erkek) sporcularım milli düzeyde yarışıyorlar. Burada benim antrenörlüğümü sorgulamanız yerde adaletsizliği sorgulamanızda fayda vardır.
Bu arada sevgili kardeşim demişsiniz güya ben; “BİZİM DÖNEMİMİZDE” ve “SPORCU SEÇİMİ” bir şeyler söylemişim. Bununla ilgili bir şey yazdığımı hatırlamıyorum. Yukarıdaki “Goalball Oyununda Adalet Kavramı” yazımı tekrar okudum ve bununla alakadar bir şikayetim bu son zamanlarda olmadı. Acaba unuttuğum bir yazımdan mı bahsediyorsunuz?
Açıkçası söyliyeyim ben de en az sizin kadar Hz.Ömer(r.a)’ın adaleti kadar adalet istiyorum. Dikkat ederseniz sıkıntım da bu. Eğer beni tanıyorsan iyi bileceksin ki benim sıkıntım hususan eski Federasyon başkanı ve yönetimindeki gizli adam kayırmalar ve gizli bir şekilde cinicli(level 2,3) turnuvalara adam göndermelerin yanında yine aynı şekilde takımlara antrenör atamalardı. Eğer benim hakemliğim ve antrenörlüğümde sıkıntı olsaydı sanırım söylenirdi bir şekilde. Yoksa buradan başarıyı takip ediyor ve seviniyorum.
Ve bu nedenle yaklaşık 4 yıldır kendi isteğimle bu yönetim federasyonundan uzak duruyorum. İnşaallah farklı bir yönetim gelir ve bize de görev verirseler gider hizmete devam ederiz.
Bu arada isminizi de yazsaydınız daha memnun olacaktım.
Sevgiler kardeşin veya arkadaşınız Metin AYHAN
Siz beklemeye devam edin Ömerin adaleti yerini bulacaktır.
Înşeallah!
Înşeallah Cenabı Allah Hz. Ömer Adaleti ile beraber haksızlığa bilfiil iştirak etmiş insanların amaçlarını
aşikar eyler.
Boş ver be kardeşim sen yeterki çalış birşeyler yap. Duydumki erbile hakem olarak gitmişsin. Türkiyede olmazsa orada hakemlik yaparsın nolacak sanki Türkiyede yapman şartmı? Hem şimdi Türkiyede zorlanabilirsin hakemlik çok gelişti. Erbilde bizim sayılır oradaki insanlarında hizmete ihtiyacı var oralara hizmet yapmak Türkiyeye yapmaktan daha önemli bence. Türkiyede bu tür işleri yapacak çok kişi var ve sana ihtiyaç olmadığını düşünüyorlar belkide gerçekten Türkiyede sana ihtiyaç yok türkiyede golboll ve hakemlik sen görünmeyeli çok gelişti. Gelişmekte olan yerlere gitmek belkide senin içinde iyi olur kendini geliştirme fırsatı bulursun iyice öğrenirsin hakemliği ve golbülü ufak tefek hatalar yapıyordun maç yönetirken burada hemen göze batıyordu orada çok bilinmediği için ufak tefek hata dikkat çekmez. Kürdistanda erbilde hakem çok fazla yok gibi görünüyor bence oraların daha çok ihtiyacı var senin gibi bu işe gönül veren insanlara. hizmet hizmettir kardeşim dünyanın neresi olursa olsun hizmet hizmettir. Bak hoca efendinin talebeleri hizmet için kenyaya, ugandaya, afrikaya adını bilmediğimiz dünyanın her yerine gidiyor sende bir hizmet erisin erbilin hakemi ol burada sana haksızlık yapılmışsa, buradaki mhk’ler federasyon yöneticileri düşünsün bir hakemi kaybetmiş olacaklar senin gibi bir hakemi kaybedenler üzülsün boş versene ya. Sen hiç bir şey kaybetmezsin kuzey ırak’a kürdistana gitsen seni MHK başkanı yaparlar belki biraz uğraşsan belkide Federasyon başkanı yaparlar ırakta bu işi bilenmi var sanki, altın heryerde altındır bu federasyon kıymetini bilmezse barzani,talabani karayılan yada erbil kıymetini bilir altının değerini anlayan çıkar elbet. boş ver kafanı yorma haksızlık yapanlar bir gün yaptıkları haksızlık içinde boğulacaklardır. Sen dürüst olursan mutlaka Allah bir gün seni bir şekilde ödüllendirip federasyon başkanı yapacaktır. Türkiyede olmazsa Kuzey ırakta ulusal hakem, MHK başkanı yada federasyon başkanı olursun neden olmasın ? her şey hayallerle başlar! düşünsene erbilde golbol takımı kurmuşsun erbil, süleymaniye, kerkük dahok takımları katılmış sen erbil golbol takımını çalıştırıyorsun ve şampiyon olmuşsun neden olmasın ki çok zor bir hayal değil sen bunu maraşta bursada yapmadın mı sanki? biraz uğraşman lazım sonra barzaniye anlatırsın golbolü barzani görme engelliler fededarasyonu kurar seni daimi başkan ilan eder, ömür boyu başkan olursun hatta bedensen engellilerin federasyonunada kurarsın ampute takımı kurarsın, okçuluk kurarsın, kendini MHK’nın, Teknik kurulun, milli takımın başına getirirsin her ay orada golboll turnuvası yaparsın hep kendine hakem olarak görev yazarsın hiç kimsede sana haksızlık yapamaz, sana görev vermemezlik yapamaz hep açılışları sen yaparsın, hep açılış konuşmaları yaparsın teknik kurul başkanı olursun, yazı tura atarsın, fikstür çekersin Türkiyede bir kaçtane daha haksızlığa uğradığını düşünen hakem hoca filan var gibi görünüyor onlarıda al federasyon başkanı olunca yanına onlarıda mhk ya seçersin bilirsin mhk bir kişiden olmaz teknik kurulada alırsın onlardan bir kaçtane, 5 varil mazot satıp uluslar arası turnuvalara katılırsınız, barzani size birinci olunca 1000 varil mazot verir, hep turnuva yaparsın level 1 olursun, 2 olursun, 3 olursun hatta orada level 5 lik çıkarırsın level 5 olursun sonra bir kaç yıl orda hizmet edersin Yüce Rabbim ömür verirse ömrün yeterse hizmetlerini dünya federasyonları görür seni İBSA başkanı yaparlar sonra seni Engelleyen bu Türkiyedeki hakem, federasyon başkanı kim varsa hepsinin kökünü kazırsın bunları uluslar arası müsabakalardan men edersin bunlara ceza yağdırırsın haksızlık yapan federasyon başkanlarını orada yarğılarsın gerçi biri millet vekili olmuş dokunulmazlığı var zor yarğılarsın ama yinede sen bir şansını denersin belkide o zamana kadar türkiyede millet vekillerinin dokunulmazlığı kalkar inşallah. bugün bursaya, Maraşa bir el attın buralarda bir sürü kulüp kurup sporcu yetiştirdin Türkiyede bu spora yön verdin bu sporu öğrettin, Türkiyeye bu sporu getirdin, dünyaya biraz geç gelmişsin aslında 1940 dan önce gelseydi sen icad edecek adamdın bu sporu. kısmet böyleymiş kardeş üzülme dünya olmazsa türkiyeye getirdin türkiyeye öğrettin boş ver biz inanıyoruz sen erbildede yaparsın. Biz inanıyoruz sana erbile git senin için hayırlı olacak Türkiye golbolü getirip öğrettiğin gibi oralarada götür öğret. neyse kolay gelsin kardeş erbilden başarılı çalışmalarını bekliyoruz.
Bugün siteyi ziyaret ettiğimde yorumunuzu gördüm Kör Hasan bey.
Evet 16-17 Mart’ta Erbil’de Level 1 ve Level 2 Clinici vardı. Reza Dehghan, Hoşeng Şeriati ve Saad Ahmed arkadaşlarımın tavsiyesi ve konaklama ve yemek masrafının olmadığını söylemeleri üzerine gitme kararı aldım.
Gerçekten güzel geçti. Daha önceden de takip ettiğim 2014-2017 Goalball Yeni Kurallarını tekrar etmiş olduk ve bir kaç maç pratiği yaptıktan sonra usulen bir sınava girdik ve gerçekten beğendiler. Tekrar level 1’sin dediler.
Sanırım pek ihtiyacım olmayacak. Çünkü şimdilik tekrar maçlara hakem olarak gelmeyi düşünmüyorum. Nasib bakalım ne olacak.
Kör Hasan kardeşim sıkıntınızı anlayamadım. Benim goalball mücadelesi içerisinde kimsenin kalbini kırmamaya özen göstermeye çalıştığım bu hengamda sizlerin kalbini kıracak ne yaptım ki böylesine bir yazı yazmayı uygun gördünüz. Benim sıkıntım belli. Federasyon yönetimi ile (özellikle bir önceki) bazı sıkıntılarım vardı ve bende bu haksız kabul ettiğim uygulamalara karşı uzak durmayı uygun gördüm. Ama kimse ile alıp veremediğim bir konu olmadı.
Eğer sizi üzdüysem hakkınızı helal edin. Özellikle haksızlığı, menfaatperestliği ve çıkarcı kişilerdir dert yandığımız. O da onların hususi haklarına müdahale etmeden ve güzel bir şekilde.
Yani hiç bir yazımda(yayınlanan) asla ve asla hakaret etmem.
Eğer tanışıyorsak lütfen bana meil atabilirsiniz: metinayhan111@hotmail.com
Yemek ve konaklama masrafları olmadığı için gitme kararı aldım demişsin Bedava mezar bulsan gireceksin kardeşim be yav. Bu ara Level 1 olmandan dolayı kutluyorum seni. Gerçi bu yazılarından yaptıklarından sonra bir işe yaramayacak gibi görünüyor ya. Maçlara gelmeyeceğim demişsin madem gelmeyeceksin niye giddin o kursa o zaman belki bir gariban gider maçlara gelir insanlara bir faydası dokunurdu bir garibanın level 1 olmasını beleş bir yemek ve otel uğruna engelledin bu sayede. Kimse ile sıkıntım yok diyorsun bulduğun internet sitesinde federasyon, yönetim vb. hakkında atıp tutuyorsun bunların hepsi kötüde sen mi iyisin. İnsanlar burada yok burada olmayan insanlar hakkında, Buraları takip etmeyen insanlar hakkında sokak karıları gibi atıp tutmayacaksın metin bey. Gideceksin kimle sıkıntın varsa karşısına seninle şu sıkıntım var bana şunu yaptınız diyeceksin delikanlı adama bu yakışır sokak karıları konuşur ancak hasmının olmadığı yerde. Kimle sıkıntın varsa gidip onla paylaşacaksın orda burda mesaj atmayla ona buna söyleme ile sıkıntı çözülmez git sıkıntın olan insanlarla sıkıntını hallet buralar sıkıntı çözme yeri değil böyle ulu orta meydanı boş bulup atıp tutmayacaksın. Bu camiaya hizmet etmedin diyen yok sana daha hiç kimseden ben metin bu camiaya hizmet etmedi lafını duymadım etti lafınıda duymadım gerçi yani senden pek bahsetmiyorlar. Bu camiaya hizmet eden diğer insanlarada saygı duyacaksın, sana görev verilmedi diye ulu orta yerde insanlar hakkında atıp tutmayacaksın bu gün başkasına bu görev verilir bir kaç ay sonra bir başkasına sen yada bir başkası ölene kadar görev alacak diye bir şey yok. misyonunu tamamlayan herkes gidecek görev alamayacak kimsenin babasının malı değil buralar. Her kim hakkında olursa olsun buralarda yazı yazarken yazdığına dikkat edeceksin. Gid golbol hakkında teknik şeyler yaz, bilgi ver kimse sana bişe demez ama burada kişiler yada kurumlar hakkında yazı yazmaya hakkın yok. Hem sana yakışıyormu insanlarla kendi aranda olan sorunlarını ulu orta yerde paylaşmak? bırak seni millet övsün millet biliyor zaten gerekirse sana görevde verirler, herşeyde yaparlar sen böyle yerlerde böyle saçma sapan şeyler paylaşmayla uğraşma bu işte bir şeyler yapmaya çalışıyorsan çalış bişeler üret korkma seni kimse engelleyemez burada hiç kimse kimseyi engelleyemez, önüne engel çıkaramaz federasyon yönetimi diyip duruyorsun utanmıyormusun burada olmayan kişiler hakkında burada yazı yazmaya git kimlerse o yönetimdeki kişiler onlara söyle kişisel sorunlarını buraya ne yansıtıyorsun çok ayıp çok senin gibi bir eğitimciye bu hiç yakışmıyor. millet seni yurt dışına turnuvaya hakem yada teknik kadroda gönderirse iyi göndermezse kötü, sana görev verirse iyi vermezse kötü, şu yorumlarına yazılarına baktıktan sonra sana görev vermemekte seni bir yere göndermemekte gayet haklılar çok yerinde bir karar vermişler kim sana görev vermemişse sana göre haksızlık yapmışsa yerinde bir şey yapmış helal olsun onlara. senin gibi kişisel sorunlarını çözemeyip ulu orta yerde yazıp konuşan birine görev vermemek 2X2=4 eder kadar doğru bir karar. Bu doğru kararı veren insanlar çok ileri görüşlü insanlarmış senin bu işi menfaatlerin için yaptığını hemen anlamış ve seni saf dışı yapmış. Neyse bir daha buralarda kişisel şeyler paylaşma kişisel yorumlar yapma, bedava yemek, yatak buldum diye her şeye atlama. sen bir eğitimcisin eğitimciye yakışır şekilde hareket etmek senin için en doğru ve ilkeli olan şeydir. Bu yorumlarından insanlar hakkından yazdıklarından sonra sana bu camiadan biraz zor ekmek çıkar ya git kuzey ırakta bu işten ekmek ara yada kendine başka alanlar bul. Normal insanlara hizmet et oralarda birşeyler yap nerdesin şimdi nerde çalışıyorsun bilmiyorum orada bir basket, futbol. hentbol vb. takım kur normal gören çocuklar yetiştir ülkene ve insanına hizmet et dünyada hizmet edilecek tek canlılar görme engelliler değil boş ver. Onların yönetimi federasyonu seni istememiş daha ne uğraşıyorsun Allah Allah eğitimci insan böyle yapar mı ne biçim bir eğitimcisin anlamadım. Neyse daha fazla sana ayıracak zamanım yok. bundan sonrada sana cevap yazmayacağım umarım bu yazımdan gerekli dersi çıkartır mutsuzluğuna sebep olan bu alandan uzaklaşır farklı alanlarda insanlara hizmete etmen gerektiğini anlar kendine yeni tertemiz bir sayfa açar mutlu olur yaşar gidersin şimdiden sana kolay gelsin metin bey diyor sağlık ve esenlik dolu bir ömür geçirmeni canabu Allahtan niyaz ediyor yolun ve bahtın açık olsun diyorum Kal sağlıcakla metin bey.
Size meilimi bıraktım ki böyle ulu orta yazışmıyalım diye. Yazılarım ki isim vermeden ve eleştirisel bir tarzda yazılmıştır. Özellikle son iki yazım. Size cevaplarım ise gayet medeni ve insani. Şuan da öyle yazmak istiyorum.
Kör Hasan olmadığını elbetteki biliyorum. İsterim ki siz de kendi isminizle benimle yazışın. Burada olmaz ise meilimle yazışalım. Yani böyle gayri resmi, saygısız, laubali veya tehditwarî üslubu kendinize yakıştırıyorsanız sizin bileceğiniz iş. Laf sahibini belirler. Ben tarzımı hiç bozmaya niyetli değilim. Bu iş benim malım olmadığı gibi sizin de babanızın malı değil. Kime ve ne zaman hizmet edeceğim sizi hiç ilgilendirmemeli öyle değil mi?
Gayet tabi hepimizin gideceği yer mezardır. Ama sizinki de paralı mı olur bedava mı olur onu ancak Allah’ım bilir.
Bu üslubunuzu kabul etmiyorum.
Tekrar meilimi bırakıyor ve eğer tekrar görüşecek isek meilleşerek görüşmek daha hoş olur diyorum.
metinayhan111@hotmail.com
Merhaba sayın Metin hocam, bu ilginç bir spora benziyor bu gallball. Acaba tam olarak nerelerde oynanıyor Türkiyede?
tekrar selamlar
selahaddin cangüzel
hatay
Son yazıda mahirce verilmiş bir cevap gibi hissettim. Mükemmel….
“Goalball yönetimi ekip işi ve şura işi olduğundan bireylerin inisiyatifine bırakılmamalı. Sarı Çizmeli Mehmet Ağalar veyahut Kör Hüseyinler ile istikbal olmaz. Birçok ihtisas sahibi şahısların bir araya gelerek kararları ile olacak bir iştir bu.”
Kaynağı:
https://destekegitimi.com/goalball-ve-istikbal.htm
Burada omerin adaleti ve kör hasan diger yazida hamdullah, ayni sahis kiskançlik zordur adami yer bitirir